Tofaş tutkusu "Efsane T" belgesele aktarılıyor

 Ana temasını Tofaş tutkusunun oluşturduğu proje, "Efsane T" belgesel filmiyle geçmişten bugüne Tofaş'ın kuşlarını gelecek nesillere aktarmayı hedefliyor.

Belgesel filmin çekimleri, Türkiye'nin 7 bölgesinde 30 ilde gerçekleştirildi. 5 bölüm halinde yayınlanması planlanan belgesel "Tutku", "Müzik", "Modifiye", "Yarış ve Drift", "Sosyal Yaşam ve Grup İçi İlişkiler" başlıkları ile kurgulandı. 

Yapımcılığını Halis Kıral'ın üstlendiği belgeselin yönetmen koltuğunda Sinan Çevik ve Nazım Doğan yer alıyor. 

''TOFAŞ TUTKUSU DÜNYADA EŞİNE AZ RASTLANIR DÜZEYDE''

Yönetmen Sinan Çevik, yaptığı açıklamada, belgesel çekimlerinde insanların otomobilleriyle kurdukları inanılmaz bağları görme fırsatları olduğunu söyledi.

Türkiye'nin otomotiv tarihinde önemli izler bırakan Tofaş'ın insanlar için büyük bir tutku olduğunu gördüklerini ifade eden Çevik, "Bu belgesel fikrini bize veren ana unsur, insanların Tofaş otomobilleri ile kurdukları bağlardı. Belgesel çekimlerini Türkiye'nin 7 bölgesinde ve 30 ilinde gerçekleştirdiğimizde bu bağın bizim düşündüğümüzden ve gözlemediğimizden çok daha üst düzeyde olduğunu gördük. Şuna inanıyorum ki Tofaş tutkusu, dünyada eşine az rastlanır düzeyde bir tutku..." şeklinde konuştu.

"PROJENİN ORTAYA ÇIKMASININ NEDENİ, TOFAŞ TUTKUSUNUN ÇOK BÜYÜK OLMASI''

Yönetmen Nazım Doğan da belgeselin ön tanıtımı amacıyla 3 ay önce açmış oldukları sosyal medya kanallarından aldıkları geri dönüşlerin de Tofaş tutkusu konusunda ne denli haklı olduklarını kendilerine gösterdiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Efsane T belgesel fikri aslında bizde 2 yıldır var. Bu projenin ortaya çıkmasının en büyük, temel nedeni, Tofaş tutkusunun insanlarda çok büyük olduğunu görmemizdi. Tofaş'ın kullanıcıları için Türkiye'nin neresinde olursa olsun hepsini birleştirici bir unsur olduğunu fark ettik.

Bu doğrultuda Tofaş tutkusuna ilişkin sosyal medya hesaplarını raporladığımızda 10 milyona yakın geniş bir hedef kitlesinin olduğunu gördük. Belgesel çekimlerini tamamladığımızda yaklaşık 3 ay önce tanıtım amaçlı sosyal medya hesaplarımızı açtık. Bu sosyal medya hesaplarımızda kısa teaser'larımızı yayınladık."

"TOFAŞ KULLANICILARI, HEM ARABALARINA HEM DE BİRBİRLERİNE BAĞLI''

Nazım Doğan, Tofaş tutkunlarından inanılmaz geri dönüşler aldıklarını belirterek, "Hem sosyal medyadan gelen mesajlar olsun hem takipçi anlamında olsun büyük kitlelere ulaştık." dedi.

Kendilerine belgeselin ne zaman yayınlanacağı ile ilgili yoğun mesajlar geldiğini aktaran Doğan, şöyle devam etti: 

"Merakla bekliyoruz', 'Bir an önce yayınlayın' gibi mesajlar alıyoruz. Bu da Tofaş'ın ne denli büyük bir tutku olduğunu bize gösteriyor. Hani Türkiye'nin neresine gidersek gidelim Tofaş kullanıcıları, büyük bir tutkuyla hem arabalarına hem de birbirlerine bağlı.

Bu anlamda da biz çok doğru bir belgesel tercihi yaptığımızı düşünüyoruz. Belgeselimizde aslında Tofaş tutkunlarını anlattık ama insanlar izlediğinde görecek ki, bu belgesel sadece Tofaş tutkunlarına hitap etmiyor. Türkiye'de her kesimin dikkatini çekecek bir belgesel oldu. Tamamıyla hazır olan belgeselimiz yakında seyirciyle buluşacak."

"MODİFİYE YAŞAM TARZI...''

Belgeselde yer alan Tofaş tutkunlarının ortak özelliğinin otomobillerine gözü gibi bakmaları, her gün arabalarını düzenli silmeleri ve aileden birisiymiş gibi ilgilenmeleri olarak görülüyor.

Trabzon'da yaşayan Tofaş tutkunu Devran Pekinoğlu, modifiyenin suç olmadığını ve bir yaşam tarzı olduğunu belirtirken, İbrahim Civelek "Altı yere değecek, sürtecek, egzoz olacak, jant olacak, müzik sistemi olacak." ifadelerini kullandı.

"CEBİMDE PARAM OLMASIN, ARABAMDA BİR ORJİNAL PARÇAM OLSUN''

Karslı oto tamircisi Alican Kaya, Tofaş tutkusunu "200 bin TL'lik aracım da var. Ama benim gözümde o yok. Benim gözüm yine Doğan'dadır." sözleriyle dile getirirken, Harun Düver, cebinde para değil ancak arabasında bir orijinal parça olmasını istediğini ifade etti. 

Tofaş tutkunu Aziz Uysal, "Bir otel müdürü geldi 'Ben arabanı (Tofaş) otelimin önüne koyacağım' dedi. Astronomik bir rakam, 80 bin TL para verdi şu arabaya... 'Bu bir zevk. İnsan aşkını satar mı?' dedim." ifadelerini kullanıyor. 

Sercan Baybuğa ise "Evliydim, kendi evimin önünde bazen evde bazen arabada yatıyordum." dedi.

Koray Eravcı, evi ile iş yeri arasının 17 kilometre olduğunu belirterek, "İşten çıkmadan önce arabayı siliyorum. Oturduğum yerden Kuşadası 17 kilometre. Buradan oraya gittiğimde arabayı tekrar siliyorum. Devamlı arabayı siliyorum." şeklinde konuştu.

Adanalı modifiye ustası Ahmet Keser ise "İnsanlarda da bir tutku, bizde de bir tutku... Avrupa arabayı modifiye yapmıyorum. Tofaş'ı modifiye yaparım." ifadelerini kullandı.